Buaraştırmanın konusunu, PKK terör örgütünün hendek ve barikat eylemlerinebaşlamasının akabinde güvenlik gerekçesiyle yerleşim yerlerini terk edenailelerin, PKK’nn kent ve ilçe yerleşim yerlerinde gerçekleştirdiği şiddeteylemlerine ilişkin görüşlerinin belirlenmesi oluşturmaktadır. Bu kapsamda, göçetmek zorunda kalanların göç ve göç sonrasına ilişkin durumları, PKK örgütünebakış açıları, özyönetim ilanları konusunda nasıl bir değerlendirme içerisindeoldukları, Kürt sorunun varlığı konusunda ne düşündükleri, devletinoperasyonlarını nasıl gördükleri gibi hususların açıklanması da bu araştırmanınodaklandığı konular içerisinde yer almaktadır.
Araştırmanınamacını ise şu şekilde formüle etmek mümkündür:
1. Yerindenedilenlerin göç ettikleri yeni yerleşim yerlerinde ne tür sorunlarlakarşılaştıklarını tespit etmek,
2. Özyönetimilanlarının, yerinden edilenler tarafından nasıl değerlendirdiğini saptamak,
3. PKK/YDH-G/YPS’ningerçekleştirdiği şiddet/terör eylemlerine karşı, halkın bir tepkisinin oluşupoluşmadığını anlamak,
4. Kürtlerin,PKK örgütü ve diğer siyasi yapılarına yönelik bakış açılarında bir değişimin olupolmadığını saptamak,
5. Yerindenedilenlerin, Kürt sorunun varlığı konusundaki düşüncelerini saptamak,
6. Yerindenedilenlerin, müzakere sürecinin sonlanması ve devlet operasyonları konusundakiyaklaşımlarını ortaya koymak.
Şehirlerdesilahlı özyönetim ilanları ile alan hakimiyeti stratejisini gerçekleştirmekisteyen örgütün bu kalkışmasını bertaraf etmek ve kamu güvenliğini tesis etmekzorunda kalan güvenlik güçlerinin gerçekleştirdikleri operasyonlar üzerinebaşlayan çatışmalar, sivil yerleşimcilerin yaşam güvenliklerini ciddi anlamdarisk altına sokmuştur. Bu nedenle çok sayıda aile, ikamet ettikleri yaşamalanlarını terk ederek başka bölgelere göç etmek zorunda kalmıştır. Bu kapsamdaülkemiz, PKK örgütünün neden olduğu yeni bir yerinden edilmişlik ve kentlerinenkaza dönüştüğü bir kent sorunu ile karşı karşıya gelmiştir. Araştırma busorunun muhatabı olan bireylerin konuya ilişkin görüşlerini saptamayaodaklanmıştır.
Araştırmakapsamında, çatışmaların başladığı yerleşim yerlerini terk edip başka yerleregöç etmek zorunda kalan 649 kişi ile 17 Şubat- 20 Nisan 2016 tarihleri arasındayüz yüze görüşmeler yapılmış ve anket formu uygulanmıştır. Anket formu, 15’iaçık uçlu, 58’i de seçenekleri belirtilmiş şekilde toplam 73 sorudanoluşmaktadır. Anket formunun yanı sıra 10 hane halkı reisi ile de dahaayrıntılı görüşmeler yapılmıştır. Görüşmecilere ait anlatımlara da çalışmaiçerisinde yer verilmiştir.
AnketlerSiirt, Diyarbakır, Batman, Gaziantep, Adana, Mersin, Mardin ve Van gibi illerdefarklı sayıda gerçekleştirilmiştir. Anketlerden 202’ü Siirt, 181’i Diyarbakır,70’i Batman, 50’si Adana, 35’i Gaziantep, 50’si Mersin, 40’ı Mardin/Midyat ve21’i Van ilinde uygulanmıştır. Anket formunun en çok Siirt ilindegerçekleştirilmesinin nedeni Siirt ve ilçelerinin; hendek çatışmalarınınyaşandığı Şırnak, Cizre, İdil gibi yerleşim yerlerine çok yakın olmasınedeniyle daha fazla göç almış olmasıdır. Aynı şekilde gerek yoğun bir nüfusubarındıran Diyarbakır Sur merkez ilçede yaşanan çatışmalardan dolayı buradaikamet eden nüfusun neredeyse tümünün Diyarbakır’ın diğer merkez ilçelerine göçetmesi gerekse de başka illerden de buraya göçün yönelmiş olması nedeniyle dahafazla sayıda kişi ile görüşülmüştür.
Araştırmacılarağırlıklı olarak; hane halkı reisinden seçilmeye çalışılmıştır. Ancak yine de,gençlerin ebeveynlerinden ayrı düşünülebileceği gerekçesiyle bazı ailelerdegençlerle de görüşülmüştür. Araştırma kapsamında görüşülen bazı bireylerin isimlisteleri, Sosyal Yardımlaşama Dayanışma Vakıflarından, Belediyelerden, Siviltoplum kuruluşlarından alınmıştır. Ayrıca bazı görüşmeciler de, mahallesakinlerinin verdikleri adres bilgilerinden seçilmiştir.
Görüşmeyapılacak kişilerin seçiminde ağırlıklı olarak olasılık temelli olmayanörneklem seçim tekniklerinden, uygun örnekleme ve kartopu örnekleme tekniğikullanılmıştır. Kartopu örneklemleri, bir bilinen öğeler merkezinden başlar vesonra bu bilinen öğenin yardımıyla yeni öğelere ulaşılmak suretiyle giderekkatılımcı sayısı artırılır. Kartopu örneklemlerinin bu şekildeadlandırılmasının sebebi, karla kaplanmış olan bir yokuştan aşağıya yuvarlanankartopunun durmadan büyümesiyle yapılan bir analojidir. Kartopu örneklemleriçoğunlukla, araştırılan evrenle ilgili tüm öğeleri sıralayan bir örneklemeçerçevesi mümkün olmadığında kullanılır.
Görüşmecilerdenbazıları, araştırma ekibimizin anket formunu doldurma talebini olumlukarşılarken, kimileri de çekindikleri gerekçesiyle doldurmaktan kaçınmışlardır.Bu durumda da, tanıdıklar üzerinden görüşmecilere ulaşma ve onları ikna etmeyoluna gidilmiştir. Çatışmaların sürdüğü ve halk üzerinde örgütün yer yertahakküm kurduğu bölgede, insanlar anket doldurma talebini genelde kuşku ilekarşılamakta ve anket doldurma önerisini reddetmektedirler. Özellikle örgütkarşıtlığının, PKK tarafından bilinmesinin kendileri açısından ciddi risklertaşıdığını düşünen bazı bireyler görüşme talebimizi ancak başka bireylerinreferansları, yönlendirmeleri ve araştırmacıların ciddi ikna çabaları ilemümkün olabilmiştir. Örgüt korkusunun yanı sıra anket çalışmasının devletingüvenlik güçlerine bağlı birimler tarafından yapılmış olabileceği yönündekikuşku da aynı şekilde, görüşme talebimize karşı olumsuz bir tutumun takınılmasınaneden olmuştur. Bu nedenle, yerinden edilmiş bireylerin PKK örgütü, Kürt sorunuve devlet operasyonları konusunda ne düşündüklerini belirlemek içingerçekleştirilen bu çalışmada, genelde kartopu örneklem tekniği ilegörüşmecilere ulaşılmaya çalışılmıştır. Farklı yerleşim yerlerine, mahalleleredağılan ailelerin tespit edilmesi ve görüşmeciler tarafından anket doldurma vegörüşme talebinin kabul edilmesinde bu nedenle ciddi güçlüklerlekarşılaşılmıştır.
Buaraştırma kendi alanında bir ilki teşkil etmektedir. Çünkü bu çalışma ile yerindenedilmiş Kürt mağdurlarının, PKK’nın kentlerde gerçekleştirmek istediğiözyönetim ve alan hakimiyeti konusundaki görüşleri tespit edilmeyeçalışılmıştır.
Sonolarak burada belirtilmesi gereken diğer önemli bir husus ise, çalışmanın alanaraştırmasına başlandığında bölgede örgütün hendek/barikat oluşturma eylemlerive güvenlik güçlerinin bu eylemlere müdahale etmeleri devam etmekteydi. Diğerbir ifade ile hendek ve barikatların tümü kaldırılmış veya çatışmalar sonlanmışdeğildi. Araştırma esnasında Sur, Nusaybin İlçesi ve Şırnak merkezde, güvenlikgüçlerinin örgüte yönelik operasyonları ve ilçe/mahallelerde sokağa çıkmayasakları henüz devam etmekteydi. Bu nedenle, araştırmagrubunun olup bitenler konusunda dile getirdikleri görüşler ve anket formundayer alan sorulara verdikleri yanıtların o dönemin genel karakteristiğini dahaçok yansıtıcı nitelikte olduğunu söylemek mümkündür.
YolcuNereye Gidiyorsun RomanındaToplumsal Değişme
Özet
Buçalışmada, Samiha Ayverdi’nin YolcuNereye Gidiyorsun adlı romanını, edebiyat sosyolojisi bağlamında incelemeyiamaçlamaktadır. Yanlış batılılaşma olgusunu temel bir sorunsal olarak ele alan,Yolcu Nereye Gidiyorsun adlı eser,Osmanlının son dönemlerinde çağdaşlaşmanın tek yol olarak görüldüğü, yanlışbatılılaşma ve bununla beraber ortaya çıkan toplumsal değişim romanı, olarakgörmek mümkündür. Tanzimat ve meşrutiyet dönemleriyle, Türk Toplumunda büyükgelişme ve değişme yaşanmıştır. Bu değişim, cumhuriyetin ilanından sonra,toplumun her alanına yayılarak devam etmiştir. Yaşanan bu değişimleri, döneminromanlarında görmek mümkündür. Bu çerçevede makalede; Cumhuriyet dönemindeyaşanan bireysel ve toplumsal alandaki değişmeleri Yolcu Nereye Gidiyorsun romanı üzerinden çözümlemeyeçalışılacaktır.